LozmOVd. Televizyon ile ilgili olarak ilk önce bilmemiz gereken en önemli şey televizyonun bir "araç" olduğudur. Yani televizyon da herhangi bir araç gibi başlı başına bir zarar ya da yarar unsuru olarak değerlendirilmemelidir. Mesela bir cam şişe nasıl ki içerisinde bir şeyler saklamak için kullanıldığında yararlı, taşa vurup kırdıktan sonra kesici bir alet olarak kullanıldığında zararlı ise televizyon içinde durum aynen bunun gibidir. Yani önemli olan televizyonun nasıl kullanıldığıdır. Yayınlanan programların niteliği televizyonun fayda ya da zarar veren bir araç olduğunun göstergesidir. Bu perspektiften bakarak televizyonun faydaları ve zararlarını şu şekilde sıralayabiliriz Televizyonun Faydaları - Haber içerikli programlar sayesinde insanlara ülkesinde ve dünyada meydana gelen olaylar hakkında bilgi verir. - Kültürel içerikli programlar sayesinde yeni yetişen kuşaklara milli değerler tanıtılabilir. - Uygun bir biçimde hazırlanan ve düzenlenen programlar aracılığıyla çocukların zihinsel ve ruhsal gelişimlerine katkı sağlanabilir. - Kaliteli bir biçimde hazırlanmış eğlence programları sayesinde kişilerin gün içerisinde yaşadığı stres ve yorgunluğun hafiflemesine katkıda bulunulabilir. - Hazırlanan eğitim içerikli programlarla eğitim kurumlarına çeşitli sebeplerle gidemeyen insanlara eğitim imkanı sunulabilir; okula giden öğrencilere destekleyici eğitimler verilebilir. - Çeşitli konularda hazırlanan programlarla halkın bilinçlenmesi sağlanabilir. - Tarihi, kültürel vb. konularda kamuoyu oluşturulabilir. - Haber içerikli programlarla aksaklıklar yaşanılan konular gündeme getirilerek sorunların daha hızlı çözülmesine katkı verilebilir. Televizyonun Zararları - Kişinin çok uzun bir süre televizyon başında kalması hayattaki en değerli şey olan zamanın boşa harcanmasına sebep olmaktadır. - Reyting ve para hırsı ile hazırlanan birçok film ve reklam özellikle çocuklarda şiddet ve saldırganlığı kamçılamaktadır. - Radyasyon ile sağlığa zarar veren televizyon çok yakından izlendiğinde göz rahatsızlıklarına da sebep olmaktadır. - Yayınlanan bazı programlar kültürel yozlaşmaya sebep olabilmektedir. - Sosyalleşmeyi engelleyerek bireylerin iç dünyalarına kapanmasına neden olmaktadır. - Gençlerin kendilerine sunulan hayata karşı bir özenti duymasına ve ellerindeki ile yetinememesine sebep olmaktadır. - Özellikle genç kuşakların ülke sorunlarına karşı duyarsızlaşmasına sebebiyet vermektedir. - Yabancı menşeli programlar milli kültürün yok olmasına sebep olmaktadır. - Dilin bozulmasına neden olmaktadır. - Uzun süre hareketsiz kalınmasına sebep olduğu için günümüzün en büyük sorunlarından olan obeziteye davetiye çıkarmaktadır. - Özellikle reklamlar sürekli harcamaya ve lükse teşvik etmektedir. - Magazin programları aracılıyla aile bağları zayıflatılmakta ve gayrimeşru ilişkiler normalleştirilmektedir. Kısacası televizyon bizim onu ne amaçla kullandığımıza bağlı olarak melek de olabilir şeytanlaşadabilir. Şunu unutmamak gerekir ki bilinçli insanlar için televizyon istendiği an bir hareketle def edilebilecek aciz bir cihazdan ibarettir. Özellikle çocuklarımızı yeteri kadar gelişmiş bir sorgulama becerisine sahip olmadıkları için televizyona karşı tamamen savunmasız bir biçimde bırakmamalıyız. Televizyonsuz ev yok. Hiç düşündünüz mü; bu kadar popüler bir cihazın ne gibi zararları olabilir? Makalemizi okuduğunuzda çok şaşırabilirsiniz!Yirminci yüzyılın en önemli icatlarından bir olan televizyon, “sihirli kutu” olarak biliniyor. Gerçekten de yıllardır insanları büyülüyor. Sosyo-ekonomik, kültürel, siyasi ve teknolojik birçok gelişmeye öncülük yapan televizyon, bunca yararına rağmen insanlardan bir şeyler de götürüyor. Maddi ve manevi zararlarını sıralamak için sayfalar yetersiz kalabilir. Özellikle çocuklara inanılmaz zararları var. Makalemizde “bilinen” bu zararları özetlemeye Kültürel ve Psikolojik ZararlarıTelevizyonun cihaz olarak zararlarının yanında yayınlanan programların içeriklerinin zararları da yabana atılır gibi değil. Toplumu dönüştürme özelliği var. Yetişkin insanlar, farkında olmadan televizyon programlarının etkisinde kalıyor. Ardından içinden çıkılmaz kültürel ve toplumsal sorunlar ortaya çıkıyor. Diziler, filmler, magazin ve eğlence programları, haber programları insanlara aynı pencereden çok sayıda duyguyu aynı saat diliminde yaşatabiliyor. Televizyon kumandası, hayatımızı kumanda ediyor diyebiliriz. Televizyonun sosyal, kültürel ve psikolojik Zaralarını şöyle sıralayabiliriz;Televizyon her şeyden önce kültürel ve ahlâki değerlerden koparır. Tabi bu durum, izlediğiniz programların içeriği ile başında geçen bir hayat, tipik bir “sedanter yaşam” yani “hareketsiz yaşam” örneğidir. Televizyon, yetişkin insanları fiziksel aktiviteden uzak bir yaşama alıştırır ve ve eğlence programları adı altında yayınlanan kültürel ve ahlâki seviyesi düşük programlar, özellikle boşluktaki insanları hayal dünyasında yaşatır ve ulaşamayacakları hayatlara ve evlilik programlarındaki olumsuz diyaloglar, toplum arasında önyargılara, ilişkilerde güvensizliğe yol ve gerçekten uzak reklamlar, insanları tüketime ve ahlâki değerleri dikkate almayan reklam ve programlar, toplumun değer yargılarını olumsuz ve cinsel içerikli yayınlar, özellikle gençleri toplum ve aile gerçeklerinden kopararak olumsuz eğilimlere yönlendirir, yetişkinlerde psikolojik sorunlara yol genellikle stres atmak veya kafasındaki düşünceleri dağıtmak için televizyon izler. “Sihirli kutu” maalesef stresin önemli bir ve ayrımcı görsel haberler, insanlar arasında ayrımcılığı ve farklı kesimler arasındaki çatışmaları uğruna insanların zaaflarını kullanan televizyon kanalları, acıma ve merhamet duygularını olumsuz etkiler, öfkelenmelerine yol hayattan koparır, hayalciliğe ZararlarıTelevizyonların sağlığa zararları da, tespit edilenlerle sınırlı. Yani tespit edilemeyen, öngörülemeyen onlarca zararı olabiliyor. Örneğin; televizyon beslenme aracı değil ancak televizyon karşısında hareketsiz kalarak obeziteye yol açan faktörleri yerine getirmiş plazma, LED ve LCD televizyonlar radyasyona sebep olabiliyor. Nükleer santral radyasyonundan farklı da olsa televizyonun yaydığı çeşitli ışınlar özellikle hormon dengesini ışın tüplü ve tüpsüz televizyonların yaydığı x-ışınının -çok yakından izlenmediği sürece- insan sağlığına önemli bir etkisi hormonu, insan beyninde salgılanır; vücudun uyku düzeninin korunmasına yardımcı olur. Elektromanyetik dalga yoğunluğu arttıkça melatonin hormonunun salgılanması azalır. Televizyon ekranından yayılan elektromanyetik ışınlar melatonin hormonunun salgılanmasını azaltır ve hormonal bozukluklara yol açabilir. Bu durum, kanseri de içerikler izlerken beyinin tek lobu çalışır ve düşünmeye fırsat vermez; zekâyı verimli kullanmayı rahatsızlıkları, uykusuzluk, dikkat dağınıklığı, unutkanlık gibi sorunlara yol ZararlarıUzmanlar yıllardır çocukları televizyondan uzak tutmayı önerir, zararlarından bahseder. Ancak çocukları televizyondan koparamazsınız. Bir kere de biz anlatalımGününün önemli bir bölümünü televizyon karşısında geçiren çocuklarda sosyalleşme ve bireyselleşme sorunları görülür. Ayrıca psiko-sosyal yönleri gelişmez veya yetersiz ilgi ve sevgiye ihtiyaç duydukları dönemde televizyon izleyerek vakit öldüren çocuklarda şiddet eğilimi görüntü ve ses bir anda verildiği için televizyonlardan çok etkilenir. Bu sebeple bebeklere izletilen programlar özenle yaş arasındaki çocukların fazla televizyon izlemesi, dil gelişimini olumsuz etkiler. Bazı ebeveynler, televizyonların çocuğun konuşmasını sağladığına inanır; ancak uzmanlar bunun tam tersini televizyon açıkken izlemese bile sesinden olumsuz etkilenir. Oyun oynarken dikkati dağılır, dikkat eksikliği sorunları ortaya küçük yaştaki çocuklar, televizyonda gördüklerini somut olarak algılar. Yani, çizgi filmdeki sahneleri gerçek zanneder, aynı şeyleri yapmaya çalışır. Bir sahneden etkilenerek balkondan uçmaya çalışarak düşen, kendini asan çocukların haberlerini duymuşsunuzdur!Televizyonda gördükleri sahneler korku, gerilim ve şiddete yol açar. Korkunç bir figür travmaya yol açabilir, uykusuzluk sorunları 4 saatten fazla televizyon izleyen çocukların obezite veya kilo sorunları yaşayabileceği başında vakit geçiren çocukların eğitim hayatı sekteye uğrayabilir. Yani televizyon yeterince ders çalışmayan, kitap okumayan bir nesil doğmasına yol çağında televizyon bağımlılığı olan çocuklarda ciddi sorunlar ortaya çıkabilir. Erken veya geç ergenlik televizyon başında vakit geçiren bir çocuk, onları model alır ve televizyonu eğlence aracı olarak görmeye yemek yedirmek veya yaramazlık yapmaması için televizyon karşısına oturtmak, televizyon alışkanlığını tetikler. Bunu yapmayın!Küçük yaşlarda televizyon izleme saatleri sınırlandırılmayan çocuklar okul çağında televizyon bağımlısı bilgileri doğrudan almaya başlayan çocuklar, pasif bir etkinliğe alışır; tecrübe ederek veya yaşayarak öğrenme alışkanlıkları yaşındaki çocukların 1 saatten fazla çizgi film izlemesi zihinsel gelişimlerini olumsuz etkiler. Bu dönemde alıcı olan çocuklar, zihinsel gelişimlerini çeşitli faaliyetlerle kanalları, çocukların dil ve iletişim becerilerini geliştirmesini ani hareketler, ses ve ritim akışları çocukların çok dikkatini çeker. Reklamlardaki bilinçaltı uyarılar, çocukların tutum ve davranışlarını olumsuz ve kliplerdeki mesajlar öfke, korku ve kaygı tembellik, asosyallik, arkadaşlarıyla ilişki kuramama, korkular, duygu sömürüsü, şiddet eğilimleri, uykusuzluk, kitap okumama ve sorumsuzluk gibi davranışlar televizyonun yan etkileri arasında yer Sayesinde Ne Kaybederiz?Televizyon izleyerek zamanımızı, paramızı ve belki de hayatımızı kaybederiz. Nasıl mı?Günde 2 saat televizyon izleyen bir insan 1 yılda 730 saatini televizyon başında geçirir. Yani yılda 45 gün televizyon izliyor anlamına geliyor. 4 saat televizyon izleyen bir insan yılda 3 ay televizyon başında kalıyor. Yani ortalama ömrünün neredeyse yüzde 10’u televizyon izleyerek geçiyor!Bu istatistikî bilgi ışığında şu gerçeği belirtelim; Türkiye’de insanlar günde ortalama 3 saatini televizyon başında istisnalar dışında intihar haberlerinin televizyonlarda sürekli yayınlanmasının intihar vakalarını özendirdiği ve artırdığı tespit bir dönem İstanbul Boğaziçi Köprüsü’nden atlayarak intihar eden insanlarla ilgili çok sayıda haber yapılırdı. Hemen hemen her gün bir intihar haberi yayınlanırdı. Bazı televizyon yayıncıları ve haber ajansları, uzmanların da tavsiyesi ile köprüde intihar haberlerini vermemeye başladı. Günümüzde artık “köprüde intihar” haberi hemen hemen hiç duymuyoruz. Yani televizyonlar intiharı bir araştırmaya göre, anaokulu çağındaki çocukların yüzde 65’i, ilköğretim çağındaki çocukların da yüzde 58’i günde 2 saatten fazla televizyon izliyor. Bu çocukların yüzde 30’u televizyonu tek başına izliyor. Giriş26 Şubat 2018 1049 Güncelleme12 Ağustos 2022 Televizyonun zararları nelerdir? Televizyon çocukları şiddete yönlediriyor Televizyonu 7'den 70'e herkes çok severek izlemektedir. Peki televizyonun zararları, çocuklar üzerindeki etkileri nelerdir? İşte televizyon zararları hakkındaki detaylı haberimiz... Medicana Sivas Hastanesi Psikologu Begüm Çayır, televizyonda gösterilen şiddetin çocuklar açısından çok fazla olumsuz etkisi olduğunu belirterek,"Haberlerde, programlarda ve bilgisayar oyunlarında şiddet artık normal bir olguymuş gibi kabul ediliyor. Haberlerde şiddeti gören çocuklar bir süre sonra normal bir olgu gibi kabul ediyor. Artık acıma duygusu çocuklarda yok oluyor" dedi. Psikolog Begüm Çayır televizyonun şiddet içerikli programlara etkisi olmadığını ama çocukları bu tarz yönelimlere özendirdiği ve ilgisini arttırdığını ifade ederek, "Televizyon izleyen çocuklar da dikkat dağınıklığı, derslere odaklanamama, arkadaşlarıyla sorun ve sıkıntılar yaşadığı görülmektedir. Özellikle televizyonda izlediği kahramanlarla özdeşleştiği, onlar gibi giyindiği, onlar gibi konuşmaya başladığı, anne ve babaya olumsuz şekilde davranmaları herkes tarafından bilinmesi gerekiyor. Şiddetin etkisine baktığımız zaman insanlar üzerinde özellikle çocuklar açısından çok fazla olumsuz etkisi vardır. Çünkü televizyon da haberlerde, programlarda ve bilgisayar oyunlarında şiddet artık normal bir olguymuş gibi kabul ediliyor. Haberlerde şiddeti gören çocuklar bir süre sonra normal bir olgu gibi kabul ediyor. Artık acıma duygusu çocuklarda yok oluyor. Bu yaşadıkları ve gördükleri olumsuz davranışları, tutumları ailesine, arkadaşlarına ve okul içerisinde öğretmenlerine sergilemeye başlıyor. Bir süre sonra medyada izledikleri şiddet içerikli programlar arttıkça çocuklar saldırgan davranışlar sergiliyor, düşmanlık duyguları besliyor, öfkelenmeye başlıyor. Böylelikle çeşitli psikolojik bir problem ve sıkıntılar başlıyor. Kaygı bozuklukları, uyum bozuklukları, altına kaçırma anne ve babayla uyumda sorun ve sıkıntılar yaşıyor. Bu yüzden anne ve babaların çocuklarının izledikleri programlar neler olduğunu kontrol etmeleri ve bakmaları gerekiyor. Bir süre sonra çocuklar dizilerde bu kahramanlarla özdeşleştikleri için onlar gibi giyinmeye başlıyorlar" dedi. "Televizyonu çocuk bakısı olarak görmemek gerekir" Ailelerin çocukların televizyon izleme sürelerini kısıtlamaları gerektiğini anlatan Çayır şunları söyledi "0-2 yaş arası çocuklarımızın hayatına kesinlikle televizyon olmaması gerekiyor. 2-7 arasında günde 30 dakika ile bir saat arası, 7 yaş ve sonrasında iki saat televizyon izleyebilirler. Fakat anne ve babalar televizyonu bir çocuk bakıcısı olarak görmemeleri gerekiyor. Televizyonun önünde yemek yedirmemeleri gerekiyor. Çocuğun hangi programları izlediği takip edilmesi gerekiyor. İçeriklerinin kontrol edilmesi gerekiyor. Çocukla birlikte kesinlikle şiddet içerikli diziler, programlar, bilgisayar oyunları oynanmaması ve izlenilmemesi gerekiyor. Çocuğun kontrol edilmesi gerekiyor çünkü şiddet merak konusu olabiliyor. Çocuklar tek başına bilgisayarlardan, televizyonlardan bu tarz diziler ve programlar izleyebiliyor. Çocuklarımızı kontrol ederek bu tarz programlar izlemelerini engellememiz gerekiyor. Böyle şeylerin normal olmadığını, doğal bir olgu olmadığını, yanlış olduğunu şiddet uygulayarak bir çözüme varamayacağımızı ve insanlar üzerinde olumsuz etkileri olduğunu çocuğa bilinçli bir şekilde anlatmamız gerekiyor. Çünkü çocuklar da şiddet normal bir olgu olarak kabul edilirse arkadaşlarına, aile üzerinde ve kendi içerisine de bunu uygulamaya başlıyor. Ailelerin şiddeti çocuklarına anlatmaları gerekiyor. Günümüz de son zamanlarda şiddet içerikli diziler olsun, bilgisayar oyunları olsun çok fazla arttı. Bunlar çocuğun psikolojisini olumsuz yönde etkiliyor. Anne ve babalar lütfen bu konuda çocuklarına özen göstersinler ve onların şiddet içerikli programları izlememesi için elinden geleni yapsınlar." Bilim Bilgi, internet, Sağlık, Televizyonun Zararları, TV Zararları, Televizyonun Zararları Nelerdir Nasıl Korunur Televizyon Geleceği hakkında bilmeniz gereken 10 şey. 10 Things You Need To Know About The Future Of television, Merhabalar arkadaşlar. Sizlere bu konumuzda TV'nin zararlarını anlattık umarım çocuklarınızı TV bağımlısı yapmazsınız yoksa akılsız başınızın cezasını biz aileler çekeriz. Konu ile ilgili yorumlarınızı bekleriz. Çocuklarınızla sorun yaşıyorsanız lütfen psikiyatriye gösterin. Aksi takdirde ileride çok daha büyük sorunlarla karşı karşıya gelebilirsiniz. ihmal edersek ihmallerin kurbanı olabilirsiz. Lütfen dikkat ediniz çocuklarınıza. Unutmadan ekleyelim çocuklarımız daima ilgi peşindeler ve o ilgiyi göstermemiz gerekir. ilgi göstermezsek sorunlu çocuklar büyütür ve sorunlarla uğraşmak zorunda kalırız. Lütfen çocuklarınızın geleceği ile oynamayınız. Konuya yönelik sorularınızı yazabilirsiniz. Editör arkadaşlarımız yardımcı olmaya çalışacaklardır sizlere.

televizyonun zararları ile ilgili görseller